EğlenceAvcısı
Active member
Riyad, Suudi Arabistan:
Suudi Arabistan'ın veliaht prensi ve fiili hükümdarı, Pazartesi günü Müslüman ve Arap liderlerin katıldığı zirvede yaptığı konuşmada, İsrail'in Filistinlilere karşı uyguladığı “soykırımı” kınadı.
Veliaht Prens Muhammed bin Salman, Arap İslam zirvesinde geçen ayın sonlarında Suudi Dışişleri Bakanı Faysal bin Farhan Al Saud'un yorumlarını yineleyerek, “Krallık, İsrail'in kardeş Filistin halkına karşı işlediği soykırımı kınadığını ve kategorik olarak reddettiğini bir kez daha tazeliyor.” dedi.
Uluslararası topluma İsrail'in İran'a saldırmasını durdurma ve İran'ın egemenliğine saygı duyma çağrısında bulundu.
Veliaht prens Eylül ayında bir Filistin devleti kurulmadığı sürece krallığın İsrail'i tanımayacağını söylemişti.
ABD Başkanı Joe Biden'ın yönetimi, Suudi Arabistan ile İsrail arasında, Washington ile Riyad arasındaki diğer ikili anlaşmaların yanı sıra, krallığa yönelik ABD güvenlik garantilerini de içerecek bir normalleşme anlaşmasına aracılık etmeye çalışıyordu.
Bu normalleşme çabaları, 7 Ekim 2023'te Gazze'den Hamas militanlarının İsrail'e saldırısı ve ardından İsrail'in misilleme yapmasıyla rafa kaldırıldı.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit, Pazartesi günü ilerleyen saatlerde düzenlediği basın toplantısında, zirvenin sonuç bildirisinde İsrail'in BM Genel Kurulu üyeliğinin dondurulmasını öngören bir makaleye dikkat çekti.
Üyeliğin dondurulmasının Güvenlik Konseyi'nin yetkisine girmediğini, Genel Kurul tarafından karara bağlanabileceğini belirtti.
Aboul Gheit, “Yakında BM Genel Kurulu'nun çoğunluk kararıyla İsrail'in üyeliğinin dondurulmasına tanık olabiliriz” dedi.
Zirvenin sonuç bildirisinde, tüm ülkelerin İsrail'e silah ve mühimmat ihracatını veya transferini yasaklaması talep edildi ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin İsrail'deki sivil ve askeri yetkililer için tutuklama emri çıkarması çağrısında bulunuldu.
İsrail'in son 13 ayda Gazze'ye yönelik askeri saldırıları on binlerce kişinin ölümüne, neredeyse tüm nüfusun yerinden edilmesine, açlık krizine neden oldu ve Dünya Mahkemesi'nde İsrail'in reddettiği soykırım iddialarına yol açtı.
(Başlık dışında bu hikaye Haberler personeli tarafından düzenlenmemiştir ve ortak bir yayından yayınlanmıştır.)
Suudi Arabistan'ın veliaht prensi ve fiili hükümdarı, Pazartesi günü Müslüman ve Arap liderlerin katıldığı zirvede yaptığı konuşmada, İsrail'in Filistinlilere karşı uyguladığı “soykırımı” kınadı.
Veliaht Prens Muhammed bin Salman, Arap İslam zirvesinde geçen ayın sonlarında Suudi Dışişleri Bakanı Faysal bin Farhan Al Saud'un yorumlarını yineleyerek, “Krallık, İsrail'in kardeş Filistin halkına karşı işlediği soykırımı kınadığını ve kategorik olarak reddettiğini bir kez daha tazeliyor.” dedi.
Uluslararası topluma İsrail'in İran'a saldırmasını durdurma ve İran'ın egemenliğine saygı duyma çağrısında bulundu.
Veliaht prens Eylül ayında bir Filistin devleti kurulmadığı sürece krallığın İsrail'i tanımayacağını söylemişti.
ABD Başkanı Joe Biden'ın yönetimi, Suudi Arabistan ile İsrail arasında, Washington ile Riyad arasındaki diğer ikili anlaşmaların yanı sıra, krallığa yönelik ABD güvenlik garantilerini de içerecek bir normalleşme anlaşmasına aracılık etmeye çalışıyordu.
Bu normalleşme çabaları, 7 Ekim 2023'te Gazze'den Hamas militanlarının İsrail'e saldırısı ve ardından İsrail'in misilleme yapmasıyla rafa kaldırıldı.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit, Pazartesi günü ilerleyen saatlerde düzenlediği basın toplantısında, zirvenin sonuç bildirisinde İsrail'in BM Genel Kurulu üyeliğinin dondurulmasını öngören bir makaleye dikkat çekti.
Üyeliğin dondurulmasının Güvenlik Konseyi'nin yetkisine girmediğini, Genel Kurul tarafından karara bağlanabileceğini belirtti.
Aboul Gheit, “Yakında BM Genel Kurulu'nun çoğunluk kararıyla İsrail'in üyeliğinin dondurulmasına tanık olabiliriz” dedi.
Zirvenin sonuç bildirisinde, tüm ülkelerin İsrail'e silah ve mühimmat ihracatını veya transferini yasaklaması talep edildi ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin İsrail'deki sivil ve askeri yetkililer için tutuklama emri çıkarması çağrısında bulunuldu.
İsrail'in son 13 ayda Gazze'ye yönelik askeri saldırıları on binlerce kişinin ölümüne, neredeyse tüm nüfusun yerinden edilmesine, açlık krizine neden oldu ve Dünya Mahkemesi'nde İsrail'in reddettiği soykırım iddialarına yol açtı.
(Başlık dışında bu hikaye Haberler personeli tarafından düzenlenmemiştir ve ortak bir yayından yayınlanmıştır.)